Üyelere Özel
Aşağıdaki yazıyı Sandra Anne Taylor'ın Cazibenin Sırları kitabından aldım. Bugüne kadar biriktirdiğiniz öfkeleriniz, üzüntüleriniz, acılarınız sizi yolunuzdan alıkoyar. Biriktirdiğiniz bu enerjiyi boşaltmadan yeniye adım atamazsınız. Bu yazı, etkisini gördüğüm bir yöntem öneriyor: Cümlelerin başını hazır verdiği bir mektup yazmak! Bu mektubu yazıp bitirdikten sonra, yakmanızı da öneriyorum. Aynı kişiye birden fazla da mektup yazabilirsiniz. Koçlukla terapinin alanlarının kesişmediğini her fırsatta dile getiriyorum ancak bunca yıldır aldığım şifacılık eğitiminden sonra aşağıdaki yazıyı siteme eklemeden edemedim.
Acının enerjisiyle yakından bağlantılı şeylerden biri de öfke enerjisidir. Aslında öfke, acı çekme sürecinin doğal parçalarından biridir. Hiçbir şeyine öfkelenmeyeceğiniz bir ilişki yaşamanız mümkün değildir. Aynı şekilde bitirdiğiniz (ya da terk edildiğiniz) bir ilişkinin ardından öfke duymamanız mümkün değildir.
Dışa vurulamamış öfkelerle yaşamak da, dışa vurulamamış acılarla yaşamaya benzer sonuçlar doğurur. Bu öfke içinizde birikir ve sizi değiştirmeye başlar. Duygularınızı, düşüncelerinizi, algılarınızı ve bunların sonucunda da kişisel enerjinizi değiştirir.
Yorumlar
Ancak benim kafama takılan olay şu oldu burada;
yazdık anlattık derdimizi ,kağıda döktük duygularımızı...
Ya tatmin olamazsak?
sadece yazmak yeterli mi? bundan sonrasıda olması gerekmez mi? sonuçta yazdıklarımızda sadece bizde kalıyor. bu bizi ne kadar tatmin edebilir ki?
Hakan Bey, yazılarınızı da ilgiyle ve sabırsızlıkla bekliyorum.Herkese sevgiler...
karşılaştık sizinle.Hemen yazılarınızdan okumaya başladım.Harika paylaşımlar.Sizi ilgiyle takip edeceğim.Sevgiler
..